Gelin Sizi Digital Age Tech Summit‘e götüreyim. Markaların, start-up’ların, girişimcilerin ve teknoloji meraklılarının heyecanla beklediği etkinlikte izlediğim oturumları sizin için özetledim.
Bir süredir Digital Age etkinliklerine davet edilmiyordum, özlemişim. İş yoğunluğu sebebiyle öğlen oturumlarına kadar kalabildiğim etkinliği sizler için özetledim.
Hazırsanız başlayalım…
Digital Age Tech Summit’in Ardından
Digital Age Tech Summit, “Yarının Zekası” temasıyla, geleceğin teknoloji dolu dünyasını tüm yönleriyle keşfetmek üzere bir araya getirdiği katılımcılarına, yapay zeka ve insan zekasının birleşiminden doğan sıra dışı olasılıklar sundu. Etkinlik, her biri kendi alanında uzman olan değerli konuşmacıların ilham verici sunumlarıyla renklendi ve katılımcılara teknolojinin geleceği hakkında derinlemesine bir bakış açısı sağladı.
İstanbul’un gözde mekanlarından Divan Kuruçeşme’de Garanti BBVA’nın ana sponsorluğunda gerçekleşen bu zirve, teknoloji ve inovasyon tutkunlarını bir araya getirdi. Etkinliğin açılışını, deneyimli moderatör Serdar Kuzuloğlu ve MediaCat ile Digital Age’in Genel Yayın Yönetmeni Pelin Özkan üstlendi. Bu iki değerli ismin rehberliğinde, yapay zekânın bugünü ve geleceği üzerine kapsamlı bir diyalog fırsatı sunuldu.
Yapay Zeka, şirketlerden bireylere ivme yaratması ve kapsayıcılığı sebebiyle yüzyılın inovasyonudur!

MediaCat ve Digital Age Genel Yayın Yönetmeni Pelin Özkan konuşmasında, Kasparov’u mağlup eden basit yapay zeka uygulamasının başlattığı sürecin günümüzde giderek daha fazla kabul görmesine işaret etti. Oliver Wyman Danışmanlık Firması tarafından hazırlanan analize atıfta bulunan Özkan, “Yapay Zekanın olumlu ve olumsuz yönleri arasında denge kurma” teması üzerine oluşturulan bu çalışmayı anımsattı. ChatGPT’den alınan değerlendirmelerde, yenilikçi yapay zekanın önem sıralamasında 25. sıraya konulmasının dikkate değer olduğunu belirterek, bu konuda kapsamlı bir bakış açısına sahip olmamızın önemine değindi. Yapay zekanın bir devrim niteliğinde olduğunu, kurumlar ve bireyler arasında hızlı bir ivme kazandırmasının yanı sıra kapsayıcılık özelliği ile yüzyılın yeniliği olarak değerlendirildiğini ifade etti.
Verinin Gücü ve Güçlendirdikleri

Veri yönetimi konusunda dünyanın önde gelen akademisyenlerinden, İngiltere’deki The Coding Institute’un kurucu üyeleri arasında yer alan Prof. Hüseyin Şeker, “değerli veri” üzerine çeşitli örnekler sundu.
Prof. Hüseyin Şeker, verinin önemini vurgulayan bir açılış konuşması gerçekleştirdi. Veri olmadan yapay zekanın eğitilemeyeceğini, geliştirilemeyeceğini ve yönetilemeyeceğini ifade etti. Cep telefonlarının temel birer veri kaynağı olduğuna işaret eden Şeker, özellikle Covid döneminde toplanan bilgilerin kritik değer taşıdığını belirtti. Verinin yalnızca İngiltere’de sağlık sistemine aylık olarak 1 milyar dolar üzerinde katkı sağladığını dile getirdi. Devletlerin geliştirdiği stratejilerin veri odaklı temeller üzerine kurulu olduğunu söyleyen Şeker, veriyi sistemlerin omurgası olarak nitelendirdi. Şirketlerin veri toplama ve analiz çalışmalarını öne çıkaran Şeker, sunumunu yüz tanıma teknolojilerinin potansiyel risklerini örnekleyerek tamamladı. Doğru olmayan verilerin yanıltıcılığını dile getiren Şeker, verinin güvenilir kaynaklardan temin edilmesinin önemine değindi. Ayrıca, veri yönetiminin zorluklarına işaret eden Şeker, 2015 yılında Paris’te yaşanan terör saldırılarını planlayan teröristlerin PlayStation 4 kullanarak bu planlamayı yapmaları nedeniyle tespit edilemediğini örnek gösterdi.
Yarının Akıllı Sistemleri Kişisel Deneyimi Baştan Yarattı

Garanti BBVA, Genel Müdür Yardımcısı Murat Çağrı Süzer ile Serdar Kuzuloğlu, “Yarının Akıllı Sistemleri Kişisel Deneyimi Baştan Yarattı” başlıklı sohbetle sahnedeydi.
Çağrı Süzer, veri yönetimi konusunu, elde edilen ancak işlenmesi gereken önemli bir kaynak olarak tanımladı. Türkiye’de bankacılık ve telekomünikasyon gibi alanlarda faaliyet gösteren sektörlerin, geniş müşteri ağı sayesinde büyük veri hacimlerine sahip olduğunu belirten Süzer, asıl zorluklarının bu verileri düzenlemek, işlemek ve bunlardan değerli bilgiler çıkarmak olduğunu vurguladı. Özellikle, Garanti BBVA’nın veri tabanında bulunan 4.4 petabayt büyüklüğündeki veri setinin, 600’den fazla model aracılığıyla işlenmesi gerektiğine dikkat çekti. Veri tahminleme pratiklerinden de yararlandıklarını ifade eden Süzer, sektörel veri modellerinin ayrıntılarını örneklendirdi. Dünya genelinde ölçülebilir verilerin sadece %20’sinin analiz edilebildiğini belirten Süzer, bu oranın artmasıyla verinin değerinin artacağını ve daha iyi optimize edilebileceğini ifade etti. Bireysel olarak toplanan verilerin, bireyin onayı ile paylaşılması halinde, daha anlamlı ve kullanıcı ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretilebileceğini söyledi.
Tasarımın Geleceği: Detaylar Asla Detay Değildir

ZHA London Yöneticisi Cristiano Ceccato ve MMA Kurucusu Melike Altınışık, verinin tasarım ve mimarlık süreçleriyle nasıl entegre edildiğini izah etti. Ceccato, yapay zekanın bu süreçlerdeki rolünü, mevcut kapasitesi çerçevesinde yeni fikirler ve tasarım stilleri sunmak, mevcut tasarımları taklit edip analiz etmekte yardımcı olmak olarak tanımladı. Ayrıca, yapay zekanın şu anda bu süreçlerin altında yatan fonksiyonel mantığı kavrayacak durumda olmadığını ifade etti.
Yapay Zekâ ve Bireysel Yaratıcılık: İçeriğin Evrimi

TikTok Türkiye Ülke Direktörü Barış Aldanmaz, platformlarının amacının algoritmanın arkasındaki yapay zekayı kullanarak yaratıcılığı teşvik etmek olduğunu belirterek konuşmasına başladı. Aldanmaz, içerik oluşturma sürecinin başlangıcından bugüne değişimini analiz ederken, ileride ne beklenmesi gerektiğine dair tahminlerini paylaştı. İçerik oluşturma ve yaratıcılığın, yapay zeka sayesinde sürekli olarak nasıl arttığını vurguladı.
İçerik oluşturuculara ve markalara hitaben Aldanmaz, bu araçların etkileşimi artıracağını ifade ederken, kaliteyi korumanın önemini de vurguladı. Aldanmaz, içerik oluşturuculara ve markalara yönelik üç aşamalı bir strateji önerdi. Bu stratejinin birinci aşamasında teknoloji kullanılarak içerik hacminin artırılması, ikinci aşamada objektif ve sürekli kalite kontrolünün sağlanması, üçüncü aşamada ise topluluk ile birlikte yaratmanın kritik rolü bulunuyor. Aldanmaz, TikTok Business platformunun faydalarına değinerek, yaratıcı süreçte Celebrity, Expert ve Influencer’dan sonra diğer genel kullanıcıların da katkısıyla sürecin daha da etkinleştirileceğini söyledi.
TikTok Creator Challenge Pek Yakında Türkiye’de!
Aldanmaz, platformu genişletmek amacıyla TikTok Creator Marketplace’in büyük önem taşıdığını anımsattı ve güncel verilerle platformun işleyişi hakkında bilgi verdi. Türkiye’de tanıtımı yapılacak olan TikTok Creator Challenge ile seçkin içerik oluşturucularına ulaşılacağını ve böylece daha odaklı ve hedeflenen çalışmaların gerçekleştirilebileceğini duyurdu.
Bilginiz açısından TikTok Creative Challenge, kullanıcıların markalar için UGC tarzı reklamlar oluşturarak yaratıcılığını paraya dönüştürebildiği resmi bir içerik oluşturucu para kazanma programı.
Strateji ve Yönetimi Yapay Zekâ ile Paylaşmaya Hazır mısınız?

Son katıldığım oturum Toronto University, Misafir Öğretim Üyesi ve Veri ve Yapay Zekâ Danışmanı Dr. Dimitris Vlitas’ın “Strateji ve Yönetimi Yapay Zekâ ile Paylaşmaya Hazır mısınız?” Başlıklı sunumuydu. Vlitas oldukça teknik bir sunum yaptı. Bu sebeple sunumu özetlemek yerine, notlarımın tamamını aşağıda paylaşıyorum.
Bugün burada, teoriyi bir kenara bırakıp, halka açık düzeyde sunum yapacağım. Yazılım ve kodlamadan, bütün çerçeveye kadar, daha fazla görmek isteyenler için mutlu olacağım. Bunun nedeni, günlük yaşantımızda AI ile ilgili ilginç ve kullanışlı araçları kullanarak rekabet avantajı yaratma fırsatımızın olmasıdır. Örneğin, Google AI’da dünya genelinde konuşulan modeller ve otomobiller hakkında konuşacağız. Geçmiş başarıları tahmin eden bir model, internet kullanımını tahmin eden bir model, bu örnekler iyi. Ancak, AI’nın sadece bir görevi yerine getiren bir araç olmaktan öte, süreçleri optimize eden ve rekabet avantajı sağlayan bir sistem olarak düşünülmelidir.
Başlangıçta 2010 yılında geliştirilen bir yapay zeka uygulaması olan A (yapay zeka), bugün hızla benimseniyor. 2001 yılında yazı tipi yapılandırma felsefesiyle başlayan süreç, bir sinir ağı kullanılarak ilk görselin oluşturulması ve Google’ın telif hakları ile devam etti ve günümüze kadar ulaştı. Öte yandan, bu süreç boyunca gelişen sayısız araçlarımız var. Üniversitelerde araştırma yapan akademisyenlerden, endüstriyel sağlayıcıların sunduğu çeşitli araçlara kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyoruz. Ancak bugün üzerinde durmamız gereken konu şu: Eğer bir işletmeye sahibi isek, yapay zekayı nasıl kullanarak iş süreçlerimizi köklü şekilde dönüştürebiliriz ve günü nasıl kurtarabiliriz? Piyasada nasıl bir etki yaratıp rekabet avantajı elde edebiliriz? Bu araçlarla bu değişimi gerçekleştirmek mümkün mü? Yapay zekayı benimsemeye başlamak heyecan verici, fakat nadiren piyasa kurallarını gerçekten değiştiriyoruz.
Günümüz iş dünyasının durumu nedir? Banka denetçisi, teknik olmayan bir birey, tüketici ya da hangi endüstride olursa olsun faaliyet gösteriyorsanız, hangi alanda çalıştığınızın önemi yok. Aslında, bulut teknolojisine yatırım yaptınız. Bu yatırımların getirisi nedir? Çok da iyi değil. Çünkü iş süreçlerimizi dönüştürecek yeni bir yöntem bulmamız gerekiyor. Bugün, büyük yatırımlar var. Diğer yandan, Google’da yapay zekayı arattığınızda herkes model hakkında konuşuyor, yazdığınız kod size bir cevap veriyor, bu harika. Ancak bu yetenekleri alıp bir işletmede nasıl ölçeklendirebiliriz ve büyük bir etki yaratabiliriz?
Bu, son derece kritik bir sorudur çünkü işletmeler dijital dönüşüme yöneldiklerinde sadece otomasyonla ilgilenmiyorlar; yaratıcı yollarla işleri eskisinden çok daha iyi yapmak istiyorlar. İçsel yetenekler, rekabet avantajı yaratır ve size benzersiz bir üstünlük sağlar. İngiltere’de, büyük yatırımlar gerektiren bankaların iflas ettiği yerden, yerel olmayan küresel çözümlere geçiş yapmalıyız. Ve bunu yaparken markanızın, şirketinizin DNA’sını koruyarak, sektörünüz ne olursa olsun, pratik anlamda bir AI sistemine sahip olmalısınız.
AI’yi şirket ekosisteminizin bir parçası olarak nasıl yaygınlaştırabiliriz? Şirketinizde çalışan günlük kullanıcılar ve müşterileriniz için AI’yi erişilebilir kılmak önemli bir meseledir. Şimdiye kadar bu yöntemleri bulmaya çalıştık ve bu, zaten danışmanlık firmalarının görevlerindendir. Bir ay içinde Accenture’dan ayrılarak İngiltere’deki büyük dört danışmanlık firmasından birine katılacağım. Danışmanlık sektöründe ne yapıyoruz? Müşterilerimize, AI’yi işletmelerinde nasıl kullanacaklarını ve bunu teknoloji departmanından çıkartıp tüm işletmeye nasıl yayacaklarını öğretiyoruz.
Digital Age Tech Summit, bizlere sadece bilgi sunmakla kalmadı, aynı zamanda geleceği şekillendirme yolunda ilhamla dolu bir yolculuğa çıkardı. Her bir oturum, yeni düşünceler ve fikirlerle zihinlerimizi aydınlattı. Etkinliğe emeği geçenlere teşekkür ediyorum, davet edilirsem bir sonraki etkinlikte görüşmeyi diliyorum.