Rubikpara, beşinci yılında günlük 500 milyon TL işlem hacmine ulaşarak yeni ürünlerini, genç girişimcilere özel destek programını ve 2026 vizyonunu tanıttı.
Bugün Rubikpara’nın beşinci yıl lansmanındaydım. 2020’de Fuzul Holding’in kurum içi girişimi olarak doğan Rubikpara’nın, kısa sürede nasıl güçlü bir fintek oyuncusuna dönüştüğünü yakından görmek hem ilham verici hem de sektör adına umut veren bir deneyimdi.
Beşinci yıllarını içtenlikle kutluyor, önlerinde uzanan yolculukta nice başarılar diliyorum.
Lansmanda paylaşılan en dikkat çekici gelişme, Rubikpara’nın günlük 500 milyon TL’yi bulan işlem hacmine ulaşmasıydı. Bu performans, yalnızca bir fintek uygulamasının büyüme hikâyesi değil; aynı zamanda doğru teknolojik temelin, çalışkan bir ekibin ve sabırla örülmüş bir stratejinin somut bir karşılığı.
Etkinlikte bireysel ve kurumsal kullanıcılara yönelik Rubikpara Kart ilk kez tanıtıldı. 2026 vizyonunun yanı sıra genç girişimcilere özel destek programı ve Anadolu’daki esnaf için başlatılacak finansal okuryazarlık eğitimleri de paylaşılan başlıklar arasındaydı. Rubikpara’nın sadece büyüyen bir ürün ailesi yaratmakla kalmayıp, ekosistemin farklı paydaşlarına dokunmayı amaçlayan bir yaklaşım benimsemesi benim için ayrıca değerliydi.
Mikroservis tabanlı bir fintekten güçlü bir teknoloji platformuna
Rubikpara’nın ilk yıllarını kendi mikroservis mimarisini oluşturmaya ayırmış olması, bugün geldikleri noktayı çok daha anlamlı hale getiriyor. Uçtan uca core yazılımı kendi içinde geliştiren bir şirket olarak, ölçeklenebilirliğin ve kesintisiz hizmet sunumunun ne kadar kritik olduğunu iyi bilen bir yapıdan söz ediyoruz.
Beşinci yılda ulaşılan 500 milyon TL günlük işlem hacmi, bu mimarinin sektör tarafından benimsendiğinin açık bir göstergesi. Lansmanda tanıtılan Rubikpara Kart ile fiziksel dünyaya adım atılması ise markanın ürün ekosisteminin tamamlanması adına önemli bir hamle. Şirket, 2026 yılı için 100 milyar TL ciro hedeflediğini açıkladığında salondaki enerji daha da yükseldi.
Rubikpara’nın teknolojiye, güvene ve sürdürülebilir büyümeye odaklanan yaklaşımını yakından görmek keyifliydi. Ekosistemde kalıcı ve güçlü bir oyuncu olarak iz bırakacağına dair inancım tam. Bu güzel beş yıllık yolculuğun çok daha büyüğüne evrilmesini diliyorum.
Toplantının geniş özetine ve aldığım konuşma notlarına aşağıdan ulaşabilirsiniz:
Erdal Erdem: “Rubikpara ekosistemimizin dijital omurgasıdır”
Etkinlikte konuşan Fuzul Holding CEO’su Erdal Erdem, Rubikpara’nın Fuzul ekosistemindeki konumunu anlatarak sözlerine başladı.
Erdem, “Bugün 12 farklı sektörde, 18 ayrı şirket ve 3 bini aşkın çalışanıyla faaliyetlerini sürdüren Fuzul Holding; Rubikpara’yı ekosisteminin nakit akışı yönetimini sağlayan teknolojik omurga ve dijitalleşme vizyonunun bayrak taşıyıcısı olarak konumlandırıyor.” dedi ve konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Fuzul Holding ekosisteminin dijital omurgası, güvenliğin finansal altyapımızın kalbi ve geleceğe dönük vizyonumuzun yansıması olan Rubikpara’nın 5. yılını kutlamak için bir aradayız.
Rubikpara, tecrübeli profesyonel kadrosu, güçlü teknolojik altyapısı ve satış ağı sayesinde kurduğu ticari iş birlikleriyle grubumuzun gurur kaynaklarından biri hâline geldi.
Temelleri 33 yıl önce Akbal ailesi tarafından atılan Fuzul Holding, bugün 12 farklı sektörde, 18 grup şirketi ve 3 bin çalışanıyla faaliyetlerine devam ediyor. 2023 itibarıyla grup olarak 98,5 milyar TL’lik aktif büyüklüğe, 23,5 milyar TL’lik özkaynak büyüklüğüne, 20,2 milyar TL’lik ciro hacmine ve 11,6 milyar TL net kârlılığa ulaştık. Böylece Türkiye’nin en güçlü ekosistemlerinden birini oluşturduğumuzu söyleyebiliriz.
Fuzul Holding olarak tüm şirketlerimizin yükselişini ortak bir vizyonla ivmelendirmeyi hedefliyoruz. Aynı kökten gelen markaların aynı güçle beslenerek yükseleceğine inanıyoruz. Bu yaklaşım, sadece kurumsal bir duruşu ifade etmiyor; kaynakların verimli kullanımını, karar süreçlerinin hızlanmasını ve sürdürülebilir büyümeyi de beraberinde getiriyor. Sektörler arası sinerji yaratan, birbirini besleyen, gücünü köklerinden alan huzurlu bir ekosistem kurduğumuzu düşünüyoruz.
Amacımız, bu ekosistemi daha kurumsal, daha çevik ve sürdürülebilir hâle getirerek Türkiye’nin en güvenilir ve yenilikçi gruplarından biri olmayı sürdürmek. Rubikpara, bu ekosistemin para ve veri akışını sağlayan teknolojik omurgası ve dijitalleşme vizyonumuzun bayrak taşıyıcısıdır.
Beş yıl önce ‘tahsilat ve ödeme süreçlerimizi en güvenli ve en hızlı şekilde nasıl yönetiriz?’ sorusuyla yola çıkan bir girişim bugün Türkiye’nin dört bir yanında güveni teknolojiyle buluşturan bir yapıya dönüştü. Gururla söyleyebilirim ki, holdingimizin ve tüm şirketlerimizin oluşturduğu bu büyük ekosistemin ödeme ve tahsilat altyapısı artık Rubikpara’nın güven veren teknoloji vizyonuna emanet.
Biz de onlara en büyük gücümüz olan 33 yıllık güven mirasımızı sunuyoruz. Türkiye geneline yayılmış Fuzul Holding ağı, Rubikpara’nın teknolojisini Anadolu’ya taşıyan bir köprü görevi görüyor. Bir teknoloji şirketi için belki en zor aşamalardan biri olan ‘dijital mesafeyi kapatma’ konusunu, Fuzul Holding’in yıllar içinde inşa ettiği güven ilişkisiyle birlikte aşmalarına yardımcı oluyoruz.
Kendi ihtiyacımızdan doğan Rubikpara’nın bugün tüm sektöre güven veren ve Türkiye’nin dört bir yanına güvenli teknoloji götüren bir şirkete dönüşmesini izlemek göğsümüzü kabartıyor.”
Yusuf Akbal: “Harcanan her kaynağın hesabını vererek büyüyoruz“
Rubikpara Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Akbal, konuşmasına beş yıllık süreci değerlendirerek başladı ve bu dönemi bir olgunlaşma evresi olarak tanımladı.
Akbal, Rubikpara’nın klasik bir girişimden farklı olarak Fuzul Holding’in 33 yıllık tecrübesi ve finansal gücüyle yola çıktığını belirterek şunları söyledi:
“Konuşmamın arasında stratejik sabırdan bahsetmiştim. Yaklaşık üç yıl boyunca lisansımızı beklerken, faturamızı kesemediğimiz, sürekli yatırım yaptığımız bir dönem yaşadık. Bu süreç dışarıdan bakıldığında zor görünse de şirketin bugün geldiği nokta açısından çok değerliydi.
İsmail Bey’in de ifade ettiği gibi, artık önemli bir eşiğe geldik. 2026 yılında her iştirakimizin kendi kendini çevirebilen, güçlü ve sürdürülebilir yapılara kavuşmasını hedefliyoruz. Rubikpara da bu hedefin merkezinde yer alıyor.
Biz agresif bir büyüme anlayışıyla ‘piyasayı en düşük oranlarla kazanalım’ yaklaşımını benimsemiyoruz. Çünkü bu, uzun vadede şirketi sağlıksız bir yöne sürükleyebilir. Örneğin bir işletmeye bugün 2.90’lık bir komisyon oranı verirken ertesi gün 1.20’ye düşmek zorunda kalıyorsanız, bu sürdürülebilir değildir. Bu yaklaşım şirketleri terk etmeye zorlayan bir rekabet anlayışı yaratır.
Bizim önceliğimiz; güven, sürdürülebilirlik ve sağlam bir finansal mimari. Bu nedenle fiyat rekabeti yerine değer rekabetine odaklanıyoruz. Ürün kalitesi, güvenlik standartlarımız ve hizmet bütünlüğümüz bizim için komisyon oranlarından daha önemli.
Sektörde ‘birinci olalım’ motivasyonuyla hareket etmiyoruz. Bu geçmiş yıllarda ödeme kuruluşlarının yaşadığı dalgalanmalarda gördüğümüz bir şeydi: bir yıl zirveye çıkan bir oyuncu, ertesi yıl aynı hızla geriye düşebiliyor. Bu nedenle biz stratejik sabırla, sağlıklı büyümeyi tercih ediyoruz.
Fuzul’un geniş şube ağından ve grubun oluşturduğu güven sermayesinden güç alıyoruz. 164 şubede operasyon yürütüyoruz ve bu ağ büyüdükçe Rubikpara da aynı oranda güç kazanıyor.
Özetle, agresif bir genişleme yerine bilinçli büyüme stratejisiyle ilerliyoruz. Harcadığımız her kaynağın hesabını vererek, güçlü temeller üzerinde bir yapı kurmayı hedefliyoruz. Bu yaklaşımın bizi sektör içinde yukarıya taşıyacağına inanıyoruz; fakat bunu adım adım, sağlam bir zeminde yapmayı tercih ediyoruz.”
Akbal, konuşmasının devamında Genç Girişimci Destek Programı hakkında şu bilgileri paylaştı:
“Biz kurumsal yapımızın avantajıyla büyüdük, şimdi bu yapıya sahip olmayan genç girişimcilerin yanında duruyoruz. 35 yaş altı girişimcilere destek olmak maksadıyla; yapacakları 100 bin liraya kadar olan cirolarda ‘sıfır komisyonlu POS’ kampanyamızı başlatıyoruz. Temennim; genç girişimcilerin bu destekle büyüyüp bir yerlere geldiklerinde bizi unutmamalarıdır.”
İsmail Sevinç: “100 milyar TL’lik işlem hacmine ulaşmayı hedefliyoruz“
Rubikpara Genel Müdürü İsmail Sevinç, Rubikpara’nın kârlı büyüyen bir teknoloji platformu olduğunu vurgulayarak şirketin beşinci yılında EBITDA pozitif konuma geçtiğini belirtti.
Sevinç açıklamalarına şu sözlerle devam etti:
“Ben biraz daha rakamlara ve operasyon tarafına odaklanmak istiyorum.
Rubikpara’yı 2020 yılında kurduk, 2022 yılında da lisansımızı aldık. Lisans sürecini beklerken teknoloji yatırımlarımıza ara vermedik; çekirdek platformumuzu ve ürün setimizi parça parça inşa etmeye devam ettik. Çünkü fintek kelimesinin içindeki ana vurgu teknolojidir; ürünlerimizi de bu bakış açısıyla konumlandırdık.
Yusuf Bey’in bahsettiği bambu ağacı metaforunu biz içeride gerçekten yaşadık. İlk 2–2,5 yıl boyunca çok yoğun çalıştık, sahada ve masada büyük emek verdik, fakat bunun finansal sonuçlara tam yansımasını görmek zaman aldı. Şimdi ise o emeklerin karşılığını almaya başladığımız bir döneme girmiş durumdayız.
İlk yılımızda işlem hacmimiz görece sınırlıydı; her ay düzenli artışlarla yılı birkaç milyar TL’lik hacimle kapattık. Kümülatif tahsilat hacmimiz geçen yıl 33 milyar TL seviyesine geldi. 2025 yılını 35–36 milyar TL bandında kapatmayı öngörüyoruz.
Bir holding ekosisteminin parçası olmanın hem avantajları hem de sorumlulukları var. Fuzul Holding hızlı büyüyen bir yapı; her iştirakinde olduğu gibi bizden de güçlü bir performans bekleniyor. Biz bu avantajı iyi kullanmaya çalışırken, kendi hızımızı ve sürdürülebilirlik matematiğimizi de korumaya özen gösteriyoruz. 2026 yılı için hedefimiz, toplam işlem hacmimizi 100 milyar TL seviyesine taşımak.
Bugün 65 kişilik bir ekibiz ve önümüzdeki yıl bu sayının 80–85 kişiye çıkmasını planlıyoruz. Kendi altyapımızı kullanıyor olmamız, birçok süreci otomatikleştirmemize, insan kaynağını verimli kullanmamıza imkân veriyor. Bunun bir sonucu olarak, teknoloji yatırımlarımızı sürdürürken organizasyonu gereksiz yere büyütmekten kaçınabiliyoruz.
Yaklaşık üç ay önce 14 şehirde saha ekibi yapılanmamızı tamamladık. Özellikle Anadolu’da, ödeme sistemleri ve fintek çözümleriyle yeni tanışan işletmelere yalnızca ürün satmak yerine, finansal okuryazarlık anlamında da katkı vermeye çalışıyoruz. POS maliyetleri, komisyon oranları, taksit yapısı, çalışma şartları gibi konuları basit ve anlaşılır bir dille anlatıyoruz. Çünkü ekonomik koşullar değiştikçe çözüm ihtiyacı da değişiyor; bu noktada işletmelerin yanında durmak bizim için önemli.
Ürün tarafında hem fiziki POS hem sanal POS hem de soft POS çözümleriyle sahadayız. Dijital cüzdan ve kart ürünlerimizle de bireysel ve kurumsal müşterilerimizin ödeme deneyimini tek çatı altında topluyoruz. Açık bankacılık alanında, özellikle B2B tarafta, üye iş yerlerimizin farklı bankalardaki hesap hareketlerini tek panelden yönetebilecekleri çözümler geliştiriyoruz.
İnsan kaynağı tarafında da iddialıyız. ‘Great Place to Work’ sertifikası aldık; bu süreçte odağımıza her zaman insanı aldığımızı söylemiştik. Kurum kültürü, ekip içi uyum ve çalışan deneyimi bizim için kritik. Doğru kişilerle çalıştığımıza ve bu ekiple yol almaya devam edeceğimize inanıyoruz.
Son çeyrekte yeni üye iş yerleri, yeni projeler ve sahadaki yaygınlaşma ile birlikte oldukça hareketli bir dönem geçiriyoruz. Teknoloji hizmeti veren bir şirket olarak, tüm bu büyümeyi finansal sürdürülebilirlikle desteklemek için yoğun bir çaba içindeyiz. İş modelimizi kendi kendini taşıyan, uzun vadede güçlü bir ödeme kuruluşu yapısına dönüştürmek en temel hedefimiz.
Önümüzdeki dönemde yeni markalar ve projelerle ilgili daha fazla paylaşım yapacağız. Bugün, belki birçok tüketici kredi kartı ekstresinde Rubikpara adını görmüş durumda; hastane, eczane, perakende veya farklı sektörlerde yapılan harcamalarda ödeme altyapısında biz varız. Bu görünürlüğü marka bilinirliğine dönüştürmek için sosyal sorumluluk projeleri ve saha aktiviteleriyle de sahada olacağız.
Özellikle Anadolu’da ticarete yeni adım atan işletmeler için doğru fintek çözümünü seçmek kritik. Biz burada yalnızca bir hizmet sağlayıcı değil, aynı zamanda rehberlik eden bir iş ortağı olmak istiyoruz. Önümüzdeki dönemde hem sahada hem ürün tarafında bu yaklaşımı güçlendirerek devam edeceğiz.”
Sevinç, Rubikpara Kart’ın ürün ekosistemindeki rolünü ise şöyle açıkladı:
“Hem dijital cüzdan hem de POS çözümlerimizdeki yetkinliğimizi fiziksel dünyaya taşıyoruz. Fiziksel kartın yanı sıra anında oluşturulan sanal kart seçeneği ve cashback sistemiyle kullanıcılarımıza tam bir finansal özgürlük sunacağız.”
Gelecek vizyonunu detaylandıran Sevinç, şu bilgileri de paylaştı:
“2025 yılında hedefimiz olan 33 milyar TL ciromuzu yüzde 125 aşarak kapatacağız. Bu yıl itibarıyla 1.600 işletmeye ulaşmanın gururunu yaşıyoruz. Yakaladığımız bu güçlü ivmeyle 2026 yılı için hedefimiz 100 Milyar TL ciroya ulaşmak ve Rubikpara’yı Türkiye’nin ‘one-stop payment service provider’ı yapmak. Ödemenin, hayatın akışı içinde görünmez olduğu bir deneyim kurguluyoruz. Bu vizyonla hem son kullanıcıların hem de KOBİ’lerin stratejik teknoloji ortağı olmaya devam edeceğiz.”
Açık bankacılık vizyonunu anlatan Sevinç sözlerini şöyle tamamladı:
“Artık kullanıcılar farklı bankalardaki tüm hesaplarını Rubikpara’nın güvenli altyapısı üzerinden tek bir platformda anlık olarak görüntüleyebilecek ve para transferlerini doğrudan uygulama üzerinden başlatabilecek. Bu yeni kabiliyetler, hem bireysel kullanıcılar hem de işletmeler için hesap ve nakit akışı yönetimini kolaylaştırarak önemli bir zaman ve operasyonel verimlilik avantajı sağlayacak.”
