Aşkın yarı ömrü sonsuzdur…
Birini unutmak genellikle ne kadar sürer?
Pek çok formül var. Birlikte olduğunuz her yıl için bir yıl. Birlikte olduğunuz her yıl için iki yıl. İrade meselesidir oysa: Bittiğine karar verdiğin gün, biter. Asla unutamazsın…
Bu satırlar “Oscar Wao’nun Tuhaf Kısa Yaşamı” ile kurgu dalında Pulitzer ödüllü alan Junot Diaz’ın yirmi altı dile çevrilen ve ilişkilerini mahvedenlerin öykülerini anlattığı “Ve İşte Onu Böyle Kaybedersin!” kitabından.
Kaybedilen aşkların ardından, onarılamaz olanı onarmaya çalışan insanların hikayelerinden kesitler sunan roman; akıcı, etkileyici ve yer yer de eğlenceli bir dille sunuluyor.
Kitabımızın anlatıcısı küçük bir çoccukken ailesi ile birlikte Amerika’ya göçmüş Dominik’li Yunior. Ağabeyi, babası, çevresindeki arkadaşları yani hemen herkes eşlerini – sevgililerini aldatan adamlar. Yunior’da onlarla yarış halinde, sürekli aldatıyor. Hayatına bir şekilde girmiş kadınlar onun için nesnel varlıklar. Onlarla bizi tanıştırırken, taş gibi kalçalarından, görüp görebileceğimiz en iyi memelerden, atletik vücutlarından veya upuzun bacakları olduğundan bahsediyor. Kadın karakterlerin bunun dışında pek bir özelliği yok, Yunior’un aklında yer etme sebepleri de salt fiziksel özellikleri ve bedeninde uyandırdığı duygular. Bir kadın okuyucu olarak bu rahatsız edici ama öte yandan bunu maço bir tavırla ve sanki erkek arkadaşlarına anlatır bir tarzda dile getirdiği için ayrı bir tatta okuyorsunuz.
O yüzden feminist bir tavırla kitabı yermenin anlamsız olduğunu düşünüyorum. Aldatma alışkanlığı bir hastalık haline dönüşmüş her birey gibi hasta ve yalnız biri Yunior… Kitabımızın odağında Yunior var ancak öyküler küçükten büyüğe doğru yani kronolojik bir dizilimle ele alınan ilişkiler zincirini anlatmıyor. Hatta “Başka Hayat, Başka Sefer” bölümünde Yunior’un öykülerinin dışında bir karakterin kaybediş hikayesi var.
Avi Pardo’nun çevirisyle Domingo Yayınlarından çevrilen kitap belki edebi bir eser değil, üstelik bolca anlatım bozukluğunu da içeriyor ama kullanılan dil açısında oldukça etkileyici ve farklı bir üsluba sahip.
Çok satanlar rafından pişman olmam umarım diye aldığım diye aldığım “Ve İşte Onu Böyle Kaybedersin!” i okumanızı öneririm.
Erkek bakış diyerek kitaba bir genelleme yapmak istemem elbette ama kitaptan iki cümleyi çok beğendim.
“Bir şeyin başını düşünmeye başladıysan, sonu yakındır.”
“Ödlek kalbinde bazen bize sunulan tek şeyin bir başlangıç olduğunu bilirsin.“
Ülkemiz adına ise ilişkilerin bitişine yakın duyacağınız “Sorun sende değil, bende” cümlesi büyük bitişin habercisidir. Mücadele duygusu yoktur, bitmişliğin son nefesidir, duyunca ardınıza bakmadan kaçın derim 😉
Kitapları hayatınızdan eksik etmemenizi diliyorum ☺ Hepimize iyi okumalar…
Not : Kredi kartıyla çok alışveriş yapıyorsanız, puanlarınızla kendinize kitap alın. Kitap okumak iç dünyanızı güzelleştirir ve hayatınızı aydınlatır.