Türkiye finansal teknolojiler ekosisteminin en bilinen markalarından Papara, faaliyet izninin Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından iptal edilmesiyle gündemde…
31 Ekim 2025 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan karar, elektronik para ve ödeme hizmetleri sektöründe önemli bir dönüm noktasına işaret ediyor.
TCMB’nin açıklamasına göre, 6493 sayılı Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun kapsamında yapılan değerlendirme sonucunda Papara’nın elektronik para ihraç etme yetkisi sona erdirildi. Bu karar, aynı zamanda kuruluşun ödeme hizmetlerine ilişkin tüm faaliyetlerinin durdurulduğu anlamına geliyor.
Papara, 27 Mayıs 2025 tarihinde alınan kararla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kayyumluğuna devredilmişti. Bugün itibarıyla yayımlanan karar, ilgili sürecin tamamlanarak Papara’nın elektronik para ihracı lisansının tamamen iptaliyle sonuçlandığını gösteriyor.
Türkiye operasyonlarının sonlandırılmasıyla birlikte, Papara’nın Pakistan’daki Sadapay ve İspanya’daki Rebellion markaları üzerinden yürüttüğü uluslararası faaliyetlerinin geleceği ayrı bir merak konusu…
“Banka Değil, Papara” Söylemiyle Bir Dönemin Sembolü
Lansmanını daha dün gibi hatırladığım, kurulduğu 2016 yılından bu yana fintek dünyasında fark yaratan Papara, “Banka değil, Papara” mottosuyla bir neslin dijital finans deneyimini şekillendirmişti. Hesap açılışında belge gerektirmeyen yapısı, ücretsiz para transferi özellikleri ve yenilikçi ürünleriyle Türkiye’de finansal hizmetlere erişimi demokratikleştiren markalardan biri oldu.
Birçok kullanıcı için Papara, dijital ekonomiye girişin sembolüydü; gençlerin finansal özgürlük hikâyesinde ilk duraklardan biriydi.
Ancak finansal teknolojilerin büyümesiyle birlikte, regülasyonun da sertleştiği bir döneme girildi. TCMB’nin yıl boyunca elektronik para kuruluşlarına yönelik artan denetim süreci, sektör genelinde “uyum ve sürdürülebilir lisans yönetimi”nin ne kadar zorlaştığını bir kez daha ortaya koyuyor.
Artık Lisans Almak Kadar, Sürdürmek de Zor
Bugün Papara’nın lisans iptali yalnızca bir markanın kapanışı olarak değil, tüm sektör için bir uyarı sinyali olarak görülüyor. Yeni dönemde yalnızca lisans almak yeterli olmuyor; bu lisansı koruyabilmek her zamankinden daha güç hale geliyor. Elektronik para kuruluşlarının artık yenilikçi ürün ve müşteri deneyiminin ötesinde, regülasyon uyumu, veri güvenliği ve operasyonel şeffaflıkla konumlandığı yeni bir evre başladı…
Papara, Türkiye fintek tarihine dijital ödeme alışkanlıklarını değiştiren bir öncü olarak geçti. Fakat aynı zamanda, büyüyen fintek ekosisteminin sürdürülebilirliği için denge, güven ve düzenin ne kadar önemli olduğunu da hatırlatan bir örnek haline geldi
Papara’nın lisans iptali, fintek sektöründe regülasyonun geldiği noktayı açıkça gösteriyor. Sektör artık büyümeden çok uyumun yönetildiği bir döneme giriyor. “Banka değil, Papara” söylemi bir dönemi tanımlamıştı; ancak bugün geldiğimiz noktada finteklerin “bankalar kadar şeffaf, bankalar kadar denetlenebilir” bir yapıya evrilmesi kaçınılmaz görünüyor. Papara’nın hikâyesi, inovasyonun yalnızca teknolojiyle değil, güven ve süreklilikle de sürdürülebileceğini hatırlatıyor…



