Enerjiye olan ihtiyacın her geçen gün arttığı günümüzde, enerji kaynaklarının güvenliği de gündemin ilk sıralarında yer alıyor.
Enerji üretimi ve dağıtımında yaşanacak bir aksama, ulaşım hizmetlerinden tarıma, sağlıktan sanayiye kadar toplumsal alanların hemen hemen tümünü etkiliyor. Bu doğrultuda, enerji santrallerinden nakil hatlarına kadar farklı tesislerin güvenlik risk ve ihtiyaçlarının analiz edilerek özel çözümler sunulması büyük önem taşıyor.
Türkiye’nin lider güvenlik teknolojisi entegratörü Sensormatic’in CMO’su Pelin Yelkencioğlu, enerji sektöründe çok geniş bir deneyime sahip olduklarını belirterek, “Üretim, dağıtım, enerji nakil hatları faaliyetlerini kapsayan tüm güvenlik risklerini ve ihtiyaçlarını analiz ediyoruz. Bu analizler sonucunda, olası risk ve ihtiyaca özel güvenlik çözümlerini hayata geçiriyoruz” dedi.
Sensormatic, kömür, hidroelektrik, doğalgaz, rüzgâr enerjisi, jeotermal enerji ve güneş enerjisi santrallerinden enerji nakil hatlarına kadar her türlü enerji tesisinin güvenlik ihtiyacını karşılayacak teknolojiler sunuyor.
Maliyetlerde tasarruf
Sensormatic, enerji sektörü için, çevre güvenlik, geçiş kontrol ve personel devam kontrol sistemleri, ziyaretçi takip sistemleri, video analiz, canlı anons, radar, yangın algıma ve acil anons, network altyapısı çözümleri gibi birçok farklı sistemi, ilgili tesisin risk ve ihtiyaçlarına uygun şekilde tasarlayarak hayata geçiriyor. İletişim ve enerji kablo hattı kurulması mümkün olmayan arazilerde, mobil elektronik güvenlik sistemleri sağlıyor. Ayrıca, itfaiye hizmetleri ile yangından korunma, iş emniyeti ile iş kazalarını önleme ve ihbar etme, risk danışmanlığı gibi farklı hizmet seçenekleri de sunuyor. Alınan bu önlemler riskleri en aza indirirken, daha az sayıda güvenlik personeli ile çok daha verimli ve etkin çalışmayı sağladığı için işletme maliyetlerinde de ciddi tasarruf sağlanmasına olanak sağlıyor.
Bölgeye göre değişmekle birlikte enerji santrallerinden genellikle kötü niyetli ve izinsiz giriş risklerinin ön planda olduğunu belirten Yelkencioğlu, “Enerji tesislerini hem fiziksel hem de teknolojik olarak güvenli bir hale getiriyoruz. Tesisin bulunduğu coğrafya ve konuma göre farklı çözümler üretiyoruz. Bu tarz tesisler genellikle kış şartlarını çetin geçtiği bölgelere kuruluyor. Kışın bu bölgelerde yoğun kar yağışı, tipi ve sis gibi hava şartları çok sık görülebiliyor. Klasik video izleme çözümleri yerine video analiz özellikle termal kameralar kullanıyoruz. Bu termal kameraları da yüksek zoom özelliğine sahip 360 derece hareketli kameralarla destekliyoruz” diye konuştu.
Uzaktan izleme ile risk henüz gerçekleşmeden engelleniyor
Sensormatic’in kurduğu entegre elektronik güvenlik sistemleri, kötü niyetli kişilerin ya da izinsiz giriş yapmak isteyenlerin üzerinde caydırıcı bir etki yaratıyor. Güvenlik sağlanacak olan alana yerleştirilen akıllı kameralar, sahip oldukları video analiz algoritmaları ile alandaki hareketleri otomatik algılıyor ve potansiyel tehlikeleri güvenlik biriminin ekranına gerçek zamanlı olarak aktarıyor. Bu noktada uzaktan sesli anons sistemiyle şüpheliye sözlü bir uyarı yapılabiliyor. Bu anons, alana kazara girmiş olan bir kişinin oradan hızla uzaklaşmasını sağlarken, kötü niyetli kişi ya da gruplara ise ‘Güvenlik güçlerinin sizden haberi var, müdahale etmeden burayı hemen terk edin’ uyarısını yapıyor. Böylece risk henüz gerçekleşmeden engelleniyor.
Gece görüşlü kamera ve sesli uyarı cihazları
Açık arazide bulunan rüzgâr santrallerinde ve güneş enerjisi santrallerinde güvenlik, sınır çitleri üzerine yerleştirilen gece görüşlü, analizli kameralar ve sesli uyarı cihazlarıyla sağlanıyor. Video analiz özelliği sayesinde yetkisiz giriş ya da amaçsızca dolaşan şüpheli şahıslar anında belirlenerek, Uzaktan İzleme Merkezi’ne raporlanıyor. Bu sayede insan gözünden kaçabilecek detaylar anlık olarak operatörlerle paylaşılıyor ve proaktif şekilde önlem alınması veya müdahale edilmesi sağlanıyor.
Petrol ve doğal gaz kaynaklarının olduğu bölgelerdeki tesisler video analiz özellikli kamera sistemleriyle korunuyor. Ayrıca doğalgaz ya da petrolün boşaltıldığı limanlar ve tesislerde patlamaya karşı dayanıklı güvenlik kameraları kullanılıyor. Bu kameralara ek olarak, geniş alana sahip olduğu için güvenliği artırabilmek ve kör nokta bırakmamak adına termal ve hareketli kameralar da tercih ediliyor.
İletişim ve enerji kablo hattı kurulması mümkün olmayan arazilerde, güneş enerjisiyle çalışan mobil elektronik güvenlik sistemleri ile hizmet verilebiliyor. Tüm enerji tesislerinde ihtiyaca özel yangın algılama teknolojileri entegre ediliyor. Ayrıca yüksek güvenlik ihtiyacı olan alanlara giriş-çıkışlar, parmak izi, iris ve yüz gibi kişiye özel, benzersiz fiziksel özellikler kullanılarak yapılıyor.
Radar sistemi Türkiye’de yaygınlaşıyor
Daha çok sınır ve çevre güvenliği konusunda aktif olduklarının altını çizen Yelkencioğlu, sektörde ilk olarak hayata geçirdikleri radar sisteminin gördüğü büyük ilgi üzerine yaygınlaşmaya başladığını söyledi. Yelkencioğlu, “Kullandığımız radar sistemi, makine öğrenimi ve derin öğrenme kullanılarak geliştirilen yerleşik analitik özelliği sayesinde, insanları ve araçları düşük yanlış alarm oranıyla doğru bir şekilde algılayabiliyor, sınıflandırabiliyor ve video sistemi ile entegre bir şekilde noktasal olarak takip edebiliyor. Bu hem bizim hem de sektörümüz için yeni bir çözüm olarak ilk defa uygulanıyor” şeklinde konuştu.
