Amber Sanat ve Teknoloji Festivaline yalnız gittim. Bu ülkede kimse sanat ve teknolojiyi aynı cümle içerisinde görmek istemiyor.
Hevesli başladığım festival gezimi, kafamda boşluklarla tamamladım.
Faydalı olacağını ve çok seveceğimi düşündüğüm bu festivalde soru işaretleri http://09.amberfestival.org/ web sitesini gezdiğimde başladı. Tekrar tekrar incelediğim halde doyurucu bilgi bulamadım. Gitmezsem kendimi affetmem diyerek yola koyuldum. İndirimli pasom sayesinde 3 TL’ye Yerebatan sarnıcı biletimi aldım, turist kalabalığından sıyrılarak içeriye girdim.
İlk karşıma çıkan IVOR DIOSI – ORLA RAY idi. Turist kızların, yalnız erkek bulduk haydi yazışalım diyerek boşta bırakmadığı klavyenin önünde uzun süre bekledim ancak kullanma şansım olmadı. Sudaki yansımayı izlemek çok güzeldi. Başka bir mekanda sergilense bu kadar etkileyici olacağını sanmıyorum. Bu sanal insan karakteri sorduğun sorulara uzun uzun cevap veriyor, sorulara cevap vermeden önce de gözlerinin içine bakıyor.
Daha sonra yeni bir keşif için tüm alanı dolaştım ancak tek görebildiğim PETER WILLIAM HOLDEN – ARABESK idi. İçeri girdiğimde sesini duyduğum ve hareketlerini uzaktan takip ettiğim mekanik yerleştirme ben yanına gidince sustu, tüm merakımla düğmesine uzun süre bastım ancak çalışmadı, sesini kireçlenen dizlerimin inlemelerine benzettim.
ASLI SAĞLAM – YEDİ ADIM GERİDE, küçük bir odada 7 adımla biten bir video yerleştirmesiydi. Videonun verdiği ses komutları her adımda sırayla etkinleşiyordu ve görüntüdeki çıplak kadın duyularını siyah bir bant ile kapıyordu. Son adımda ekranda kendinizi görüyordunuz. Her söyleneni yapan bir insan olmadığım için 7 adım geride bir robot kadın kulvarına da sokmadım kendimi. Ekrandan kendime gülümseyerek buradan çıktım.
Hemen yan taraftaki sergi alanında hareketlilik görmek beni heyecanlandırdı.
BILL VORN – HİSTERİK MAKİNELER projesinde tavandan asılı makineler oldukça yüksek ses çıkararak hareket ediyorlardı. Metal düzeneğin eklemlerimiz gibi hareket etmesi etkileyiciydi. Web sitesinde “Ultroson sensörleri robotların çevredeki izleyicinin varlığını algılamasını sağlar” diyor.
BUGRA KARABEY – DOĞANIN ÇIĞLIĞI çalışmasında bitkilerin nem, rüzgar, ışık ve insan dokunması veya yakınında bulunmasından verdiği tepkinin ses üretmesi çok ilginçti. İlk başta biyoelektrik bağlantısı olmayan bitkiye dokunarak tepki bekledim, sonra hatamı anlayarak diğer dala dokundum ve çıkan sesin farklılığına şaşırdım. Aklınızda bulunsun bitkinin yapraklarına dokunduğunuzda mırıltılar çıkarırken, dal kısmına fazla tepki vermiyorlar en çok gıdıklandıkları bölge ise yaprakların henüz oluşmadığı sivri ve küt alanlar.
KAZAMİDORİ
Kazamidori kuş şeklinde tasarlanmış ve bir web sitesindeki ziyaretçilerin nereden geldiklerine gerçek zamanlı olarak işaret eden rüzgar fırıldağına benzer bir medya aracı. Amber Festivali’nin web sitesi ziyaret edildikçe kazamidori hareket ediyordu.
MARTON ANDRAS JUHASZ, GERGELY KOVACS, MELINDA MATUZ, BARBARA STERK – SANATIN NEREDE?
Bu yerleştirmede, dans eden ve şarkı söyleyen oyuncak iskeletleri vardı ve bir tanesini hareket halinde gördüm. Wew sitesi diyor ki; Twitter’ın arama motoruna bağlıdır. İçinde “sanat” kelimesi geçen bir tweet yayınlandığında bu küçük robotlardan biri bu tweet’i diğerlerine söyler. Sanata duyarlı robotlar gerçek zamanlı olarak sanat hakkındaki düşüncelerini paylaşırlar.
XARENE ESKANDAR – PARALEL EVRENDEN EL SANATLARI: SAHİL ŞERİDİ SAKİNLERİNİN GEÇİCİ MİMARİSİ
En çok etkilendiğim yerleştirme oldu. Resimdeki kazak, giyen kişinin nefes alıp verişlerini taklit ederek havalandırmaya ve çevre koşullarına uyum sağlıyormuş. Çevresel sıcaklık değişimine tepki veren bu tür kıyafetler ile yakın zamanda bütünleşebilmeyi çok isterdim.
SEKS ROBOTLARI
Seks Robotları naylon üreme organları olan, otonom tekerlekli, dişi ve erkek robotlarmış.
İki tane robot vardı ve sadece bir tanesi duvarlardaki koordinat noktalarına göre sessiz bir şekilde hareket ediyordu. Diğer robot bir süre sonra ses çıkararak hareket etmeye başladı, çıkardığı ses oldukça melodikti. Web sitesi diyor ki; Robotlar çevrelerini keşfetmeye, arada sırada eşlerinin konumunu belirlemeye çalıştıkları bir “ateşlenme” durumuna girmeye programlanmıştır. Eşlerini bulabilirlerse robotlar çiftleşir.
Neredeyse hiç tanıtımı yapılmayan ve gittiğimde bilgi verebilecek birilerini bulamadığım Amber Sanat ve Teknoloji Festivaline önyargılı veya büyük beklentiler içerisinde gitmedim ama ziyaretçisi olmayan ve emeklerin takdir edilemediği bir “festival” ne işe yarar?
Geleceğin, gelecek teknolojisini üretenler/sergileyenler tarafından bile önemsenmemesi çok üzücü.
